Eğer önemli olan üç puan diyorsanız tamam… Ancak Galatasaray’ın oyun olarak giderek geriye düşmesi dikkati çekiyor.
Galatasaray’ın ilk yarı zorlanmasının nedeni çok açık belliydi. Çabuk ve dikine pas alışkanlığının bu yıl deforme olması, orta alan oyuncularının hep tek yönlü oynayarak skora ve hücuma hiç katkı sağlamaması, çok top kaybı ve Kerem’in kötü oyunu…
Ve üstüne üstlük, iyi kapanan Kasımpaşa’nın Icardi’ye adım attırmayıp iyi mücadele etmesiyle Galatasaray, gol dakikasına kader tek bir pozisyon bile bulamadı.
Ama iyi ve aklı ile oynayan kaliteli oyuncular böyle anlarda sahneye çıkıyor. Zaha ceza alanı dışından öyle bir şut çıkardı ki, kalecinin kurtarması mümkün değildi. İşte Galatasaray, Zaha’yı böyle maçları koparması için aldı.
Bir de şu var, Galatasaray’da Kaan ile Torreira’dan sadece pres ve kesicilik konusunda verim alıyor. Ama asla bir Mertens’in yaptığını yapamıyorlar. Zaten Torreira’nın bu yönleri olsa yani oyun kurucu ve skorer katkısı olsa bugün ne İngiltere’den ayrılırdı ya da İspanya devlerine giderdi. Ama kesicilikte inanılmaz bir oyuncu.
Hakim Ziyech’in zaman zaman orta alana gelmesi muhtemelen kurucu sıkıntıları yüzünden. Sanıyorum Okan Hoca da bunun farkına varacaktır. Hakim bu bölgede oynarsa orta alana ve oyun kurgusuna büyük zenginlik getirecektir. Ama tabii fizik gücü buna elverir mi onu en iyi hoca bilir. Ama en azından bu tip lig maçlarında bunu yapabilecektir. Zaten sağ kanatta boşuna yer kaplıyor.
2. yarı dişe diş bir şekilde geçti. Kasımpaşa daha cesur, Galatasaray ise fırsat bekleyen bir görüntüdeydi. Rakip takım biraz daha açık oynayınca maçın şekli değişti ve futbolun güzelliği ortaya çıktı.
Zaha’nın 2. golü ile, “maç artık bitti” derken, erken gelen Kasımpaşa golü maçın son dakikaya kadar heyecan içinde geçmesine neden oldu.
Kasımpaşa maçı berabere bitirebilecek pozisyon başlangıçları buldu. Ancak o anlarda takımın en tecrübeli adamı Hajradinoviç’in hatalı pas tercihleri buna engel oldu. Galatasaray da idare etti. Zaha’nın ilk yarıdaki oyunu ve 2. yarının başındaki fırsatçılığı maçı getirdi. Okan Hoca’nın doğru değişiklikleri vardı. Ancak bunlar ne kadar işe yaradı meçhul. Barış Alper sadece zaman geçirmeye oynadı. Tete ise yine hiç yok.
Genel olarak Galatasaray yine iyi oynamadan kazandı. Kaliteli oyuncuların rakip üstünde yarattığı korku ile maçı kazandılar.
Akılda kalanlar
KASIMPAŞA: Gerçekten taş gibi bir takım. Müthiş oyuncuları var. Ancak onlarda da yedek zenginliği yok. Ama sahaya çıkan on bir çok can yakar. Özellikle Ben Quanes müthiş oynadı. Aytaç hiç yoktu. Sadık’ı ise çok beğendim. Kısacası ligde olduğu yer boşuna değilmiş. Kemal Hoca’ya tebrikler.
HAKEM: Maçı TV’den izlediğim için en kritik anları yorumlayamıyorum. Çünkü tekrarları hiç görmedik ve yetersizdi. Banim en takıldığım yer maçın daha ilk dakikasında Torreira’nın rakibine yaptığı sert dirsek hareketi. Ama Arda hoca sarı kartı herhalde ilk dakikalar diye çıkarmadı.